Üst Üste 3 Gün Alkış
Sağlık Bakanı Fahrettin KOCA’nın koronavirüsü karşı yoğun mesai harcayarak sağlık çalışanlarını TBMM’de milletvekillerine alkışlatması üzerine…
Sağlık Bakanı Fahrettin KOCA’nın koronavirüsü karşı yoğun mesai harcayarak sağlık çalışanlarını TBMM’de milletvekillerine alkışlatması üzerine “Sağlık Çalışanlarının Alkışlanması” yurt genelinde kitlesel etkinliğe dönüştü. Koronavirüs salgını dünyayı eve kapattı. Pek çok ülkede OHAL ve sokağa çıkma yasakları var. Sadece sağlık çalışanları 24 saat görev başında. Avrupa’da Halk Sağlık çalışanlarına alkışlarla destek oldu. Avrupa her akşam 8 gösterdiğinde balkonlardan ve pencerelerden sağlık çalışanlarına destek için alkış sesleri yükseliyor. Sağlık Bakanı Fahrettin koca Twitter hesabından yaptığı açıklamada; ” saat 21.00 alkışı i için sağ ol Türkiye! Şehir şehir ev çağrılarımıza uydun özverili sağlık çalışanlarımıza alkışınla güç verdin” ifadelerini kullandı.
Sağlık çalışanlarımızın bu Öz verileri yeni bir olay değildir. Bugün çalışanların meslektaşları Çanakkale başta olmak üzere tüm cephelerdeki değişik hastahaneleri dağıtılan tıbbiyeliler; ” 1915 yılında tüm hocaların ve öğrencilerin askeri birliklere dağıtılması nedeniyle Mektep-i Tibbiyye-i Şahane 1 yıl kapalı kaldı. Burası “Hilal-i Ahmer Hastahanesi” olarak hizmet verdi. 1. Dünya Savaşı boyunca 765 tıp öğrencisinden 346’sı şehit düştü ve geri dönmedi. 1. Sınıf öğrencilerinin tamamı Çanakkale’de şehit düştü ve bu nedenle de mekteb-i tıbbiye-i Şahane 1921 yılında hiç mezun vermedi ” Vatan memleket meselesi olduğunda sağlık çalışanlarımız 24 saat görevde… Ne kadar alkışlasak azdır.
Bu jestler yapılırken sağlık emekçilerinin sistemlerine de kulak vermeliyiz. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) ” bunca zamandır itibarsızlastırılan bebekleri yok sayılan sağlık emekçileri olarak verdiğimiz emeğin takdir edilmesi hepimizi duygulandırdı. Ancak bu moral alkışlarından bile siyasi rant devrişmeye çalışanların, sağlık emekçisine yönelik şiddetin bizzat sorumlusu olan siyasi iktidarın ve bugün de bu büyük riske karşı (Korona Virüsü Salgını) hayatlarını ortaya koyarak emek veren bizlerden koruyucu malzemeleri bile esirgemeyenlerin alkışları maalesef samimi değildir ve bizleri mutlu etmemektedir. Salgın döneminde canla başla mücadele veren, riskten korunmak adına ailelerimizden bile uzak durmak zorunda kalan hekiminden hastane güvenliğine, hemşiresinden temizlik çalışanına hepimizin ortak kaygıları mevcuttur; Bizler elbette mesleki sorumluluğumuz ve meslek etiğimiz gereği sonuna kadar buradayız. Bizler bu mücadelenin en ön safhalarındakiler kendimizi güvende hissetmek, işimizi yaparken gönül rahatlığı ile hareket etmek istiyoruz.”
Sağlık çalışanları bütün ülke alkışlarken, devleti yönetenlere de iş düşüyor. Şunu hemen yapmalılar; —-Sağlık çalışanlara uygulanan şiddete karşı ağır yaptırımlar uygulamalar.
Ek gösterge hakları verilsin, güvencesiz ücret kaldırılsın ve aldıkları ek ödemeler emeklilerine yansıtılsın.
-Mesai saatleri ve aldıkları ücretler iyileştirilsin
-Olağanüstü hallerde, salgın gibi durumlarda bir maaş daha verilsin ki iş alkışlama ile kalmasın. Onlar ki bu illet virüste savaşıyorlar insanı Duygu olarak endişelen bile tedaviye devam ediyorlar. Hemşiresi serum takar, yoğun bakımcılar Entübe yapar, temizlikçiler görev başında virüse rağmen Ayakta kalmaya çalışıyor, en ön cephede…
Sanırım sağlık çalışanları alkış bununla kalmaz. Bu fedakarlık burada kalmaz. Hasta doktor ilişkileri üzerine bundan sonra şiddet içeren muameleler yaşanmaz. Sağlık çalışanlarımızın değerini unutmayız. Son vaka da tüm dünya toplumları ve ülkemiz yaşayanları kıymet bilerek motive etmek için alkışlamışken. Dileğim odur ki; bundan sonra; dövülen, sömürülen, öldürülen, hatta sürülen sağlık çalışanımız olmaz.
En zor zamanlarda (Savaş, doğal felaket, amansız hastalıklar vb. gibi) bizler için hayatlarını tehlikeye atarak kahramanca görev yapan sağlık çalışanlarımız ellerim patlarcasına alkışlıyorum. Bizlerden ricası olan “Ellerimizi yıkayalım ve Evimizden çıkmayalım” isteğini yerine getirelim son söz hipokrattan bugüne en büyük alkış size