Dolar 34,2398
Euro 37,6309
Altın 2.920,13
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Sinop 24°C
Hafif Yağmurlu
Sinop
24°C
Hafif Yağmurlu
Pts 23°C
Sal 24°C
Çar 24°C
Per 24°C

Dünyanın Doğa Harikalarından Biri: Ha Long Bay (3.Bölüm)

29 Ocak 2024 10:11

Gezimizin 5.günündeyiz. Sabah kahvaltımızı aldıktan sonra gemiden ayrılıyoruz, iskelede bizi bekleyen deniz motorumuza biniyor. Doğal güzellikleriyle akılları baştan alacak, Kuzey Vietnam’da Çin sınırına yakın bir bölge olan 1600’den fazla adacığa ev sahipliği yapan Ha Long Körfezine doğru yola çıkıyoruz. Burası her yıl altı milyondan fazla turisti ağırlayan tam bir cazibe merkezi.

Ha Long Bay’daki irili ufaklı kireçtaşından adacıklar zümrüt yeşili bir denizin üzerinde birer zümrüt gibi göz alıcı ve cazibeli bir biçimde yükseliyor. Yükseklikleri, dokuları ve büyüklükleri farklılık gösteren adacıkların tarihinin beş yüz milyon yıl öncesine denk uzandığı tahmin ediliyor.

Teknemiz bir koya geliyor. İskeleye yanaşıyor. Dik merdivenler çıkarak Hong Sut Song Mağarası’na giriyoruz. Mağara iki ana odaya bölünmüş. Önce “bekleme odası” adı verilen bir mağaraya giriyoruz. Ardından “Sakin Kale” ve ya “Büyük Opera Binası” olarak bilinen daha büyük ikinci bir odaya açılan dar bir geçitten geçiyoruz. Mağaranın her tarafına dağılmış sarkıt ve dikitler, sihirli bir büyüyle taşlanmış ilginç doğal heykeller… Bu mağara Vietnam Mitolojisindeki Dört Ölümsüzden Birinin “Dev Çocuk” Thanh Giong’un dinlenme yeri olduğu söylenir. Mağara gezimizde bol bol fotoğraf çektikten sonra çıkış yolundaki yerel satıcılardan alış-verişler yapıldı. Tekrar gezi teknemize binerek Ha Long Körfezine tura başladık.

Dünyanın Doğa Harikalarından Biri: Ha Long Bay (3.Bölüm)

1500 kilometre kareye yayılmış Ha Long Bay, UNESCO tarafından da dünya mirasları listesine alınmıştır. Vietnam efsanelerle dolu bir ülkerdir. Yerel rehberimizin anlattığı Ha Long Bay efsanesine göre, Çinlilerle yapılan bir savaşta zor durumda kalam Vietnamlılara tanrılar bir ejderha gönderilir. Bu ejder ağzından yeşim ve mücevherler saçarak, gördüğümüz adacıkları oluşturur ve bu set sayesinde Çinliler burayı ele geçiremez. Daha sonra bu ejder yeryüzünde yerleşmek için buraya konduğu zaman körfez Ha Long Bay adını alır. Ha Long “İnen Ejder” anlamına gelmektedir. Ha Long Bay gezisinde 200’e yakın bilinen mağara da bulunduğu söylenmekte. Körfez tekne gezintisi görsel şölene dönüştüğü ve gerçekten keyifli anlar yaşadığımız bölüm olmuştur. Gezimize tekneyle dönerken Rehberimiz Erdoğan Bey’in müzik çalarından Türk Oyun Havaları eşliğinde iskeleye yanaştık.

HOİ AN ŞEHRİ

Yine erken kalıyor, kahvaltımızı aldıktan sonra bizi transfer edecek otobüsle 2 saate yakın yolculuk sonrası Hoi An’a geliyoruz. HOİ AN ŞEHRİ, UNESCO tarafından dünya mirası şehirler arasında yer alan, adının; “Huzurlu Buluşma Mekanı” olan, kültürel anlamda oldukça eski olan mirsa sahip, 7.yüzyıldan buyana mirası korunmuş bir şehir. 1595 yılında Kral Nguyen tarafından liman olarak kurulan Hoi An’da insan yerleşimin izleri 2200 yıl öncesine dayanmaktadır. Güney Çin denizinde çok önemli bir ticaret kenti haline gelen Hoi An’a sırasıyla Çinliler ve Japonlar gelip yerleşmeye başlamıştır. Şehir Asya kültürlerinin bir birleşimi olup insanı rahatsız etmeyen şirin mimarisiyle ziyaretçileri kendine hayran bırakıyor. Tarihi kasabayı süsleyen fenerler, sarı renkli otantik binaları, Thu Bon Nehrindeki deniz araçları turları oldukça keyifle keşif edeceğiniz yerler.

Şehre girdiğimizde dikkatleri çeken Hoi An’ı Hoi An yapan renkli ipek fenerler her yerde asılı… Fenerle için; ortaya çıkışının 16.yüzyılşa dayandığı, Çinlilerin ve Japonların Hoi An’a yerleşmesiyle birlikte evlerin aydınlatılması için kullanılmaya başlanmış ihtiyaçtan dolayı. Sonrasında da güzelliği karşısında halk bunu dekorasyon amacıyla kullanmaya başlanmış, bu gün de şehrin simgesi durumuna gelmiş.

Hoi An’ın görülecek mekanları yarım günde bitirmek mümkün. Burada istediğimiz kıyafeti 4-5 saate diktirebiliyormuşuz. Bunları dikebilen terzi mağazaları, nehirt boyunca uzanan pazarı, Japon köprüsü ve tapınakları… Yine Hoi An kent merkezi motorlu araçlarla kaplı. Yürümeyi sevenler ve bisiklet isteyenler için adeta bir cennet.

HOİ AN Şehrinde ilk durağımız; 1653 yılında bir Çinli General tarafından yaptırılan Quan Cong Tapınağı, tapınağın amacı ise şehrin adalet, sadakat, dürüstlük ve içtenlik sembolü olduğunu göstermektedir. İçeri girdiğimizde dua edilen yerler dikkatleri çekiyor. Tütsüler yakılıyor, dualar ediliyor. Yaptıkları işler bittiğinde dualarının kabul edildiğine inanıyorlar. Geniş avlunun bulunduğu yerde Buda ve müritlerinin heykelleri, hayvan figürleriyle süslenmiş bir çeşme var. Binanın çoğu, balıkçıları ve deniz yoluyla seyahat eden herkesi koruyan deniz tanrıçası tapınağın adanmıştır. Salonda çok sayıda bronz heykel ve çan bulunmaktadır.

Dünyanın Doğa Harikalarından Biri: Ha Long Bay (3.Bölüm)

Bach Dong Caddesi’nin paraleli turistlere hediyelik eşya satan dükkanlar… Bu iyi korunan dükkanlar gerçekten hoş görüntüler sunuyor, bir tarih içinde yürüyorsunuz. Fransız ve Portekiz kolonisi zamanından kalma yapıların korunarak günümüze kadar gelmesi şehirde o dönemleri yaşatan bir atmosfer yaratmaktadır. Bach Dong Caddesinin sonunda şehir pazarına giriyoruz. Pazar içindeki koku rahatsız edince hemen oradan ayrıldık. Pazarda çok fazla yiyecek satılıyor. Baharatlar, egzotik taze meyve ve sebzeler, çok çeşit taze kurutulmuş balık.

Serbest zamanda alışveriş derken yorulduk. Dinlenmek için tarihi bir yapıda modern bir kafede oturduk. Kafe de interneti de bulunca memlekette yakınlar da arandı. Toplanma saatimiz geldiğinde golf araçlarıyla otobüsümüze geçtik. Gemiye doğru yolculuk başladı. Gurubumuzun isteği üzerine Da Nang’a uğradık. Burada da serbest zaman verildi. Dragon Bridge Köprüsü’nün yakınında indik.

Dünyanın Doğa Harikalarından Biri: Ha Long Bay (3.Bölüm)

Da Nang kelimenin tam anlamıyla köprüler şehri. Bizde Dragon Bridge yani Ejderha Köprüsü’nün yanındayız. Gurup ve tek tek fotoğraflar alındıktan sonra yine alışverişler yapılıyor. Biraz köprü hakkında bilgi vermek istiyorum; Dünya’nın en büyük ejderha şeklindeki çelik köprü 85 milyonluk bir bütçe ile gerçekleştirilmiş. 166 metre boyunda, ejderha şeklindeki dalgalanan çelik, Vietnam kültüründe bolluğun sembolü. Eşsiz bir şekilde aydınlatılmış, aynı zamanda alev ve su saçan köprü yerel halkın gururu olmuş, ayrıca turistlerin de ilgisini çekmekte. Altı şeridi düzgün bir trafik akışı sağlarken, her iki tarafta özel yaya yolları ejderha ve şehrin, nehrin doğal güzelliğini görmek gerekiyor. Nehir boyunca yürüyüş alanları, oturma grupları ve nehre karşı spor yapan Vietnamlılar. Toplantı zamanımız geliyor. Otobüsümüzle gemimize dönüyor, yorucu bir gün sonrası dinlenmek iyi geliyor. Yarın denizdeyiz. Gemi programlarını izleyeceğiz.

Dünyanın Doğa Harikalarından Biri: Ha Long Bay (3.Bölüm)  Dünyanın Doğa Harikalarından Biri: Ha Long Bay (3.Bölüm)  Dünyanın Doğa Harikalarından Biri: Ha Long Bay (3.Bölüm)  Dünyanın Doğa Harikalarından Biri: Ha Long Bay (3.Bölüm)  Dünyanın Doğa Harikalarından Biri: Ha Long Bay (3.Bölüm)  Dünyanın Doğa Harikalarından Biri: Ha Long Bay (3.Bölüm)

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.