Dolar 34,2567
Euro 37,6382
Altın 2.918,92
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Sinop 25°C
Açık
Sinop
25°C
Açık
Cum 25°C
Cts 26°C
Paz 24°C
Pts 22°C

AYANCIK RADARI VE MAVİLİ MİSAFİRLERİMİZ

16 Haziran 2020 15:33

Bunları neden yazdım…

Rol modeli; Psikolojide, özellikle gelişim çağlarında yetişkinliğe adım atan bireylerin kendisine örnek aldığı kişi ve kişiler olarak tanımlanır. Bu çoğu zaman anne, baba, ağabey, yakın çevreden olabildiği gibi sanatçılar ve toplum önünde bulunan kişiler de olabilmektedir.  Ayrıca ergen kişinin hareketleri sadece karakter olarak değişmekte çoğu zaman giyim, kuşam, saç şekli vs olarak ta kendini göstermektedir.

Hepimiz çocuk olduk, ergenlik dönemi yaşadık, genç ve orta yaş olarak hayatımıza devam ettik.

Küçük kasaba ve yerleşim yerlerinde bir insanın sosyalleşme için rol modellerinden alacağı sinerji çok önemlidir.

Çünkü doğumdan itibaren başlayan, yaşam boyu devam eden ve kişinin de içinde yaşadığı topluma uyumu sağlayan bir süreçtir sosyal gelişim. Kişinin doğumdan yetişkin oluncaya kadar, başka insanlarla olan ilişkilerinin onlara karşı geliştirdiği ilgi ve duyguların tümüdür.

Bunları neden yazdım, Çünkü benim kasabam Ayancık’ta şahsım ve benim neslim yetişirken örnek aldığımız insanlar vardı.

Hem kişisel gelişimlerimize hem de hayattan neler beklediğimiz programlarımızı yaparken önümüzde sağımızda ve solumuzda iç içe yaşadığımız büyüklerimiz o kadar fazlaydı ki, Ekonomik olarak, sosyal yaşam olarak, eğitim olarak önümüzde devletin yatırımları olan Ayancık Kereste fabrikası ve ocak 1959 yılında kurulan Hava Radar Mevzi Komutanlığında görevli subay, ast subay ve erbaşlar görevliydi. Fabrikada çalışan Mühendisler, yurdumun değişik yerlerinden gelen insanlar ile büyüdük.

Hava Radar Mevzi Komutanlığında çalışmak için gelen personelin hepsi ile abi olduk, aile olduk, kız verdik, kız aldık bağları güçlendirdik..Ocak 1959 yılında kurulan RADAR bizler için mavi giymiş kasabamızın misafirleriydi. Sosya ekonomi olarak ta bir ticaret yapan ailenin bir çocuğu farkı ile çok faydalarını gördüm ve gördük.

Benim gençlik dönemimde Rol modeli aldığımız Ast Subay ağabeylerimizden Mustafa Kılıç, Faik Ozansoy ve İsmail Bayındırlı ile hiç iletişimi mi koparmadım.

Gençlik dönemimde bekar evlerine gidip onlar ile sohbet etmek, kendimi ayrıcalıklı hissettiriyordu. Beraber futbol oynadık. Sohbet ettik. Ülkenin değişik yörelerinden gelmelerinden kaynaklanan kültür transferini işimize gelenleri üzerime aldıK gelmeyenleri ise sessizce red ettik. Ancak çok şeylerinden yararlandık.iyi bir süreçten geçtiğimiz de söylemeden edemeyeceğim. Çamurcu da askeri kampa gitmek ise ayrıcalıktı.

Memleketlerine izine gittiklerinde son çıkan moda giysileri sipariş etmek ise insanın kendisini iyi hissetmesine yarıyordu.

Sosyal medya furyasının en güzel tarafı da yıllarca görmediğimiz dostlarımızı arkadaşlarımızı bulmamıza yardımcı olarak tekrar iletişimimizi devam ettirmemize yardımcı oldu.

Değerli ağabeyim Mustafa Kılıç ile devam eden abi kardeş ilişkim ta ki kendisinin ‘’AYANCIK BENİM İLK AŞKIM’’adını verdiği kitap için  araştırmaya başladığı ve kasabamda geçen dolu dolu beş yılını ve anılarını yazdığı kitap şimdi baskı aşamasında.

Kendisi ile her konuştuğumda, Ayancık için beyin fırtınası yaptık. Kitapın bir kopyasını bana gönderdi ve Adil bir göz bakarmısın  dedi. Gördüm ki; iki kişi arasında özel görüşmeleri, doğru bile olsa kitabın da ifşa etmediğini şahit oldum. Kasabamın adını birkaç kişinin yapmış olduğu hatadan dolayı afişe etmediğine şahitlik ettim. Meslektaşlarını yermek yerine onara ettiğini iyi biliyorum. Yapılan iyilikleri kafasına kakar gibi yazmadığını okudum. Ben yerine biz diyebilmeyi başarmış egolarından arınmış olarak yazılmış buldum.

Toplumda geçerli olan ise’’İyilik yap denize at, balık bilmez ise halık bilir’’

Ayancık tarihine geçecek, kütüphanede yerini alacak. Bizim nesli o dönemlere götürecek çok güzel bir kitap çıkıyor. Mustafa Kılıç ağabeyime kaleminden olayı teşekkür ederim. Kaleci forması numarası bir numarasın(Kaleciliğin de öyleydi)

Radar demek sadece o dönemde Rusya’yı gözetleyen değil ,Ayancık kasabasına hizmet edenleri bağrına basan ve hak edenleri hep omzunda taşıyan misafirperver bir toplumdur..Senin yeter ki gizli ajandan olmasın.

Ayancık Hava Radar Mevzi Komutanlığı 13 Ağustos 1999 tarihinde lağv edildi.

Mavili misafirlerimiz artık rengârenk olarak aileleri ve çocukları ile anılarını tazelemeye geliyorlar. Fiilen kapandı ancak dostluk kapımız her zaman açık.

Radar çalışanlarının çok ekmeğini yedik, suyunu içtik, kültürünü aldık ancak hiçbir Ayancıklı nankörlük etmedi nankörlük edene kibarca uyardı, uyarmaya da devam ediyor. Çünkü bizim mayamızda Hümanizm var.

Tüm Radarda görev yapmış MAVİLİ MİSAFİRLERİMİZİ her sene Yeşil kasabamız Ayancık’a bekleriz…

AYANCIK RADARI VE MAVİLİ MİSAFİRLERİMİZ

1981-82 Ayancık Hava Radar Mevzi konutanlığı Cumurcu askeri kampından bir estantene

Soldan ; Rahmetli Ata Birkan’ın eşi, Ata birkan(rahmetli)Adil Yıldız, Mustafa Kılıç, Oturanlar Soldan Ramazan Uçar, Hülagi Faik Ozansoy Ve İsmail Bayındırlı

AYANCIK RADARI VE MAVİLİ MİSAFİRLERİMİZ

 

16 Haziran 2020

İstanbul

Adil YILDIZ

ETİKETLER:
YORUMLAR

  1. Mustafa KILIÇ dedi ki:

    Ne yazacağımı bilemiyorum. Sadece içimin sevgi ile dolduğunu hissedebiliyorum. Güzel kalbini kaleminden akıtmışsın. Canım kardeşim seni ve Ayancıklı on’larca dostumu ömrümün sonuna kadar unutmayacağım. Ayancık gerçekten de benim ilk aşkım. Hala ona bağlıyım. Tüm Ayancık halkını senin şahsında sevgi ve saygı ile kucaklıyorum.