Mevsim Geçişlerinde Cilt Bariyerinizi Güçlendirin: Sağlıklı Cilt İçin Uzman Tavsiyeleri
Mevsim geçişlerinde cilt bariyerinizi koruyun! Sağlıklı, ışıltılı bir cilt için uzman tavsiyelerini keşfedin.
Hava sıcaklıklarının düştüğü ve rüzgârın etkisini artırdığı bu dönemde, cilt sağlığı için dikkat edilmesi gereken kritik bir süreç başlamaktadır. Memorial Bahçelievler Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Aslı Tatlıparmak, mevsim geçişlerinin cilt bariyerinde zayıflamaya neden olduğunu belirterek, bu dönemlerde cildin kuruluk, hassasiyet, kaşıntı, pullanma ve lekelenme gibi sorunlara karşı daha savunmasız hale geldiğini ifade etti.
Soğuk Hava ve Nem Kaybı Ciltte Hasara Yol Açabiliyor
Prof. Dr. Tatlıparmak, yaz aylarında güneş ışınlarına uzun süre maruz kalmanın, ardından sonbaharda yaşanan ani sıcaklık değişimlerinin ve rüzgârın cilt üzerinde yıpratıcı etkiler yarattığını vurguladı. Bu koşulların ciltte kuruluk, mat görünüm ve nem kaybına yol açtığını aktaran Tatlıparmak, özellikle kış aylarına geçişte ortam neminin azalmasıyla birlikte cildin doğal bariyerinin zayıfladığını belirtti.
Egzama ve rozasea gibi kronik cilt hastalıkları bulunan bireylerin bu dönemde daha fazla risk altında olduğunu dile getiren Tatlıparmak, sıcak-soğuk geçişlerinin ciltteki kızarıklık, kaşıntı ve tahriş şikayetlerini artırabildiğine dikkat çekti.
Güneş Lekelerine Karşı Erken Önlem Önemli
Uzman, mevsim geçişlerinde en sık karşılaşılan sorunlardan birinin güneş lekeleri olduğunu belirterek, UV ışınlarının melanin üretimini artırması sonucu ciltte hiperpigmentasyon oluştuğunu söyledi. Bu lekelerin özellikle yüz bölgesinde yoğunlaştığını ifade eden Tatlıparmak, güneş lekelerinin yalnızca estetik bir problem değil, aynı zamanda cildin UV hasarına verdiği biyolojik bir tepki olduğunu vurguladı.
Leke tedavisinde, melanin üretimini dengeleyen ve hücre yenilenmesini destekleyen retinoik asit, C vitamini, niasinamid ve azelaik asit gibi etken maddelere sahip kremlerin etkili olduğunu belirtti. Ayrıca, modern lazer sistemlerinin kontrollü şekilde kullanılmasıyla leke tedavisinde önemli ilerleme sağlandığını, Q-Switch ve fraksiyonel lazer teknolojilerinin cilt yenilenmesini desteklerken leke görünümünü azalttığını ifade etti.
Prof. Dr. Tatlıparmak, bu işlemlerin mutlaka dermatoloji uzmanları tarafından uygulanması gerektiğini, cilt tipi, lekenin derinliği ve hastanın durumuna göre uygun tedavi yöntemine uzman doktorun karar vermesi gerektiğini hatırlattı.
Uzman, mevsim geçişlerinde cilt sağlığını korumak için güneş koruyucu kullanmanın ve cildin nem dengesini sürdürmenin önemine dikkat çekti. Cilt tipine uygun ürünlerle düzenli bakım yapılması gerektiğini belirterek, bu basit adımların uzun vadede cilt problemlerinin önlenmesine yardımcı olacağını söyledi.
Kaynak: BYZHA