Dolar 32,4375
Euro 34,7411
Altın 2.439,70
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Sinop 17°C
Az Bulutlu
Sinop
17°C
Az Bulutlu
Paz 17°C
Pts 16°C
Sal 17°C
Çar 16°C

AYANCIK BENİM İLK AŞKIM

5 Mayıs 2022 18:51

Ayancık Yaşamından Kısa Notlar ve O Zamanki AYANCIK.

30 Ağustos 1978 günü düzenlenen törenle rütbelerimi takmıştım. Artık ben de çok sevdiğim havacılık camiasının bir ferdiydim. Kollarımda altın sarısı parlayan ve sanki beni istediğim her yere götürecekmiş gibi hissettiren rütbelerimle gurur duyuyordum. Tören sonrası branş okullarımıza geri döndük. Görev yapacağımız birliklerin kura çekimleri yapılacaktı. Sicil numaralarımıza göre bizleri kura torbasına çağırıyorlardı. 45’inci sıra geldiğinde bir çırpıda sahneye fırlamış ve kuramı çekmiştim. AYANCIK Hava Radar Mevzi Komutanlığı, SİNOP. 

Sinop’u haritadan biliyordum ama Ayancık neresi oluyordu, hiç duymamıştım. O şaşkınlığı üzerimden atamamışken, arkadaşlarımdan Canfer Özcan yanıma geldi. “ Devrem tebrik ederim, memleketime gidiyorsun” dedi. O gün Canfer’den çok az şey öğrenmiştim.

Ayancık ile ilgili birçok şeyi ise Ayancık’ta yaşayarak öğrendim. O benim ilk aşkımdı. On dokuz yaşındaydım, ailemden bağımsız yaşıyordum, bir işim ve param vardı. Bundan daha keyifli ne olabilirdi? İlk maaşımı aldığımda Ayancık’ta panayır vardı ve aylardan Eylül’dü. Panayırdan aldığım çakı ve muhtar çakmağımı hala büyük bir özenle saklarım. 

Şadırvanın hemen arkasındaki askeri gazinonun üst katında, üç arkadaş bir odayı paylaşmaya başlamıştık. Kısa bir süre sonra önce radardaki misafirhaneye geçmiştik. Rahat edemeyince Hüseyin Yavuz dostumun Akbank karşısındaki evlerine kiracı olarak çıkmıştık. Daha sonra bekâr evi anlaşmazlığı sonucu, sahilde balıkçı Ziya dayının üst kat komşusu olmuştum. Ta ki 1983 yılında Ayancık’tan ayrılana kadar. 

AYANCIK BENİM İLK AŞKIM

Ayancık Yaşamından Kısa Notlar:

Ayancık yaşantımı anlatmaya başladığımı fark ediyorum ve korkuyorum. Zira anlatamayacağımın bilincindeyim. Yine de çok kısa bazı şeyleri yazmadan geçemeyeceğim. Bekâr evindeyken komşularımıza gelen odunları eşofmanlarımızı giyerek güle oynaya taşıdığımızı hatırlıyorum. Akşam olduğunda kapı çalardı bir tepsi içinde ev yemeği gelirdi.

Ayancıkspor’da top oynarken karda, yağmurda Motor Necati canımızı çıkartırdı. Balıkçı Ziya dayı eline taktığı kalkanla gazinoya gelir “Gençler balık benden, rakı sizden,” derdi. Günlerce yalvararak, üstelik sarı çizme de satın alarak gittiğim balık avından, kusarak dönerdim.

Deniz Nakliyat’ın İnebolu açıklarında batarak kaybolan gemisinin, tekrar Ayancık’ta su yüzüne çıkması ve İstefan Koyu’na girmesine tanıklık etmiştim.  Ha! Bu arada Deniz Nakliyatın önündeki begonya saksısını çalan bendim. Çamurca sahilinde boğulmaktan kurtardığım kadın öğretmenden yediğim tokadı hiç unutmam. Hem cankurtaran hem de tacizci olmuştum. Şekerci Osman amcam, işi varken dükkânı bana bırakır giderdi. Sattığım fındık şekerinin para üstünü vermek için kasayı açtığımda, maaşımdan fazla parayı orada görürdüm. Ahmet herhalde o sıra askerdeydi. Onun evinde onun yerine Ispıtları ben yerdim.

Acar kahvesinde bilardo’da çok can yakmıştım. Ayorfam’dakibir düğünde, ilk kez içtiğim votkanın etkisiyle bateriyi deli dolu çalan da bendim. Bir de çok güzel bir kıza âşık olmuştum. O da bende saklı kalsın. “Alışmak sevmekten daha zor geliyor,” şarkısını bitirene kadar sahildeki çay bahçesinde yağmur altında otururdum.

YORUMLAR

  1. Ahmet Münip Tamgili dedi ki:

    Mustafa kardeşim çok güzel günler di değilmi?hepinizi candan seviyorum….

    1. Mustafa KILIÇ dedi ki:

      Biz de seni çok seviyoruz canım abim. Selamlar Saygılar

  2. Yurdaer YILDIRIM dedi ki:

    1979-1985 Yıllarında Ayancık Hv.Rd.Mvz.K.lığında görev yaptim.Güzel cana yakın insanlarını unutamadığım bir ilçe.Anılar anılar şimdi gözümde canlandılar.Hepsine sevgi ve saygılarımı sunarım.Tel: 0555 263 3266

  3. emk.öğ.Zuhal Karahan Kara dedi ki:

    Ziya beye neden ( dayı Ziya ) denilir bilirmisiniz ? çünkü ablasının yetim kalan oğlu Orhana bir baba gibi kanat germişti, eczacı Orhanda dayısıda aramızda yok artık , mekanı cennet olsun herbirinin . Emekli öğr. Zuhal Karahan Kara

    1. Mustafa KILIÇ dedi ki:

      Hocam bilgilendirme için teşekkür ederim. Rahmetli Orhan da iyi arkadaşım idi. Rahmet ve sevgi ile anıyorum. Size de selam ve saygılar sunarım.

  4. Aydın Ferhat GÜZELCAN dedi ki:

    Sevgiyle daha nice yazılarını bekliyoruz.
    1983 sen Ayancık’dan bizler Eskişehir’den tayin olup Diyarbakır’da buluşunca unutulmaz günler oradada devam etti.
    Sırada acaba Diyarbakır hatıralarımı var diye düşünmeden edemiyorum sevgili Musty..

  5. Cihan Yaşar dedi ki:

    Harika bir yazı tebrik ederim . Bende geçmişe döndüm hatıralarıma yüreğine sağlık .