Dolar 42,7112
Euro 50,3054
Altın 5.917,29
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Sinop 10°C
Hafif Yağmurlu
Sinop
10°C
Hafif Yağmurlu
Sal 9°C
Çar 12°C
Per 13°C
Cum 13°C

Prof. Dr. Erhan Aydın: Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nün Türk Dillerindeki Önemi ve Kapsamı

Prof. Dr. Erhan Aydın, Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nün Türk dillerindeki önemini ve kapsamını kapsamlı şekilde ele alıyor.

Prof. Dr. Erhan Aydın: Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nün Türk Dillerindeki Önemi ve Kapsamı
16 Aralık 2025 11:06

Dokuz Eylül Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Erhan Aydın, 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü vesilesiyle önemli açıklamalarda bulundu. Türk dilinin köklü geçmişine işaret eden Aydın, Orhun Yazıtlarının tarih ve bilim açısından taşıdığı evrensel değer üzerinde durdu.

Dünya Türk Dili Ailesi Günü ve Tarihi Önemi

15 Aralık 1893 tarihi, Danimarkalı dil bilimci Vilhelm Thomsen’in Orhun Yazıtlarını çözüp dünya bilim camiasına sunduğu gün olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle, UNESCO ve Türkiye UNESCO Millî Komisyonu’nun girişimi ile 15 Aralık, Dünya Türk Dili Ailesi Günü ilan edilmiştir. Prof. Dr. Aydın, bu günün sadece sembolik bir anlam taşımadığını, aynı zamanda bilimsel açıdan da değerli olduğunu belirtti. 15 Aralık tarihinde, Asya’dan Balkanlar’a, Sibirya’dan Orta Doğu’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyada kullanılmakta olan kırkın üzerinde Türk dilinin tamamını kapsayan güçlü bir dil ailesine vurgu yapıldığını ifade etti.

Orhun Yazıtlarının Çözülmesi ve Bilimsel Süreç

Orhun Yazıtlarının çözüm süreci, uzun yıllar süren uluslararası bir bilimsel yarışa dayanır. Yazıtların keşfi 1721 yılına dayansa da, çözüm ancak 1893’te gerçekleşmiştir. Burada belirleyici olan, yazıtların Çincesiyle yazılmış Batı yüzlerinin çözümlenmesi olmuştur. Alman kökenli Rus bilim insanı Wilhelm Radloff ile Danimarkalı dil bilimci Vilhelm Thomsen arasında geçen bu rekabette, Thomsen’in yöntemsel yaklaşımı, kelimelerdeki ünlü harfleri tespit ederek ‘Tengri’, ‘Köl Tigin’ ve ‘Türk’ kelimelerini odağına alması başarılı sonuçlar doğurmuştur. Bu gelişme, Orhun Yazıtlarının dil çözümünde bir dönüm noktası oluşturmuştur.

Türkçe Yazıtlar ve Halkın Dili

Yazıtların yalnızca anıtsal taşıtlardan ibaret olmadığını ifade eden Prof. Dr. Aydın, dil bilimciler için en değerli örneklerin ise günlük yaşamda kullanılan eşyalarda yer alan yazıtlar olduğunu açıkladı. Bu tür metinlerin, halkın günlük dili ve standartlaşmamış Türkçeyi en net şekilde yansıttığını belirterek, hem dikili taşlar hem de çeşitli nesneler üzerine yazılmış metinlerin Türk dil tarihi açısından büyük öneme sahip olduğunu vurguladı.

Türkiye’de Orhun Yazıtları Çalışmaları ve Atatürk’ün Rolü

Türkiye’de Orhun Yazıtları alanındaki araştırmaların gelişmesi sürecinde Mustafa Kemal Atatürk’ün desteğinin belirleyici olduğunu ifade eden Aydın, Atatürk’ün sağlığında Hüseyin Namık Orkun’un ‘Eski Türk Yazıtları’ adlı eserinin ilk iki cildinin yayımlandığını ve Atatürk tarafından yakından ilgilenildiğini aktardı. Bu destek sayesinde Türkiye’deki akademik çalışmaların hızlandığını belirtti.

Orhun Yazıtlarının Kültürel ve Tarihsel Önemi

Orhun Yazıtlarının sadece Türkler için değil, Asya’daki birçok kavim için de önemli bir kaynak teşkil ettiğine değinen Aydın, Moğol, Kore, Japon ve Çin halklarının bu metinlerden tarih ve kültür alanında önemli bilgiler edinebileceğini söyledi. Bu nedenle, Orhun Yazıtlarının evrensel bir insanlık mirası olarak kabul edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Prof. Dr. Erhan Aydın Hakkında

Erciyes Üniversitesi’nde lisans eğitimini tamamlayan, yüksek lisans ve doktora çalışmalarını Ankara Üniversitesi’nde tamamlayan Prof. Dr. Erhan Aydın, 2010 yılında doçent, 2015 yılında profesör unvanını aldı. Pekin’de Merkezi Milletler Üniversitesi’nde konuk öğretim üyesi olarak görev yaptı. Araştırmaları, Türklerin ilk yazılı belgeleri üzerine odaklanmakta olup, özellikle okunması güç yazıtların çözümlenmesi üzerine yoğunlaşmaktadır. Yüzü aşkın bilimsel yayını ve üç binden fazla atıf alan çalışmaları bulunmaktadır. Türk Runik Bibliyografyası, Yenisey Yazıtları, Orhun Yazıtları, Uygur Yazıtları gibi alanlarda çok sayıda kitabı yayımlandı. Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bölümü’nde akademik çalışmalarını sürdürmektedir.

Kaynak: BYZHA

YORUMLAR


Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.