İsrail-Filistin savaşına tepki olarak başlatılan geleneksel tüketici boykotları, kamuoyunda geniş yankı uyandırmasına rağmen beklenen ekonomik etkiyi yaratamıyor. Peki, neden?

En önemli nedenlerden biri, boykot edilmek istenen ürünlerin çoktan Türkiye pazarına girmiş olması. Bu ürünler raflarda, depolarda yerini almış durumda ve son kullanma tarihleri nedeniyle bir şekilde satılmak zorundalar. Elektronik gibi son kullanma tarihi olmayan ürünlerde ise teknolojik eskime, yeni modellerin çıkışıyla birlikte stokları eritme baskısı yaratıyor.

Üretici firmalar bu durumu fırsata çevirerek ardı ardına indirim kampanyaları düzenliyor. Tüketiciler ise “kaçırılmayacak fırsatlar” karşısında boykot bilincinden uzaklaşıyor. Sonuç olarak bu ürünler tüketiliyor, firmalar yeniden sipariş alıyor ve döngü devam ediyor. Bu kısır döngü kırılmadan, uygulanan boykotların kalıcı ve güçlü bir ekonomik baskıya dönüşmesi mümkün görünmüyor.

Yeni Bir Strateji: Tersten Boykot

Tüketici davranışlarına yön veren bir diğer etkili yöntem ise “Tersten Boykot” stratejisidir. Bu yöntemle doğrudan ürün yerine, o ürünü satan zincir mağaza veya platformlara yönelik bilinçli ve uzun vadeli bir duruş sergilenebilir. Böylece tüketici, markaya değil satış kanalına baskı uygulayarak dolaylı ama etkili bir etki yaratır.

SiberBoykot Nedir?

SiberBoykot, klasik yöntemlerden çok daha etkili bir direniş biçimi olarak öne çıkıyor. Temel amacı, dijital dünyada dönen para akışını kesintiye uğratarak teknoloji ve finans devlerinin gelir modellerini sarsmak. Sosyal medya platformları, arama motorları ve yabancı finans kuruluşlarının dijital gelir modelleri, tamamen yasal ve stratejik bir SiberBoykot planlamasıyla etkisiz hale getirilebilir.

Bu girişimin hedefi yalnızca ekonomik değil; aynı zamanda siyasi bir mesaj da taşımaktadır. SiberBoykot, savaşın durması için bu şirketlere açık bir çağrı yapıyor:
“Savaşı durdurun, yoksa kazanç kapınız kapanacak.”

Kamuoyuna Açık Çağrı ve Yayın Talebi

Bu stratejik bilginin kamuoyuna açıklanması için en az bir ulusal televizyon kanalı aracılığıyla canlı yayın gerçekleştirmek istiyoruz. Yayında hem sunucu aracılığıyla gelen soruları yanıtlamayı, hem de 2 farklı içerik üreticisinin (influencer/youtuber) eş zamanlı yayın açarak olası sansür riskine karşı bilgiyi halka ulaştırmasını talep ediyoruz.

Ancak medya kuruluşlarından gelen geri bildirimler, yayın yapma konusunda çekincelerin bulunduğunu gösteriyor. Bu durum, konunun hassasiyeti kadar, etkisinin ne kadar büyük olabileceğini de ortaya koyuyor.

Alternatif Plan: 3 Şubat 2026 — Cemkeran Camii Buluşması

Eğer talep ettiğimiz kamuya açık canlı yayın gerçekleşmezse, 3 Şubat 2026 tarihinde (Berat Kandili gecesi — Şaban ayının 15. gecesi) İran’daki Cemkeran Camii’nde destekçilerimizle buluşacağız. Bu özel gecede, SiberBoykot’un detaylarını farklı bir yöntemle halkla paylaşacak ve savaşı bitirmek için yeni bir farkındalık adımı atacağız. Ve savaşı bitireceğiz!

Kaynak : https://siberkoruma.com/siber-boykot