Plastik Sulara Karışarak Toprakta Tehlikeye Yol Açıyor
Plastik çağının tehlikeli yükselişi: Sulara karışan plastikler, toprakta birikiyor ve çevreyi tehdit ediyor!
Plastik kirliliğinin yarattığı yıkıcı etkilere dikkat çeken uzmanlar, plastikten kaynaklanan sağlık ve çevre tehditlerini vurguluyor. Her yıl milyonlarca ton plastik atığın doğaya karışması, iklim değişikliğini hızlandırırken, insan sağlığını da ciddi risklere maruz bırakıyor.
Plastik Üretimi ve Çevre Krizinin Boyutları
1950’den beri plastik üretimi 230 kat artarak çevre felaketine dönüşmüş durumda. Üretilen plastiklerin yüzde 79’u atık hâline geliyor ve bu atıkların çoğu tek kullanımlık malzemelerden oluşuyor. Dr. Öğr. Üyesi Merve Erçelik Koncak, plastikten kaynaklanan kirliliğin toprağı ve suları zehirlediğini belirterek, “Her yıl yaklaşık 353 milyon ton plastik atık üretiliyor ve 11 milyon tonu denizlere karışıyor” dedi.
Sağlık Üzerindeki Tehlikeli Etkiler
Plastik kirliliği sadece çevreyi değil, insan sağlığını da tehdit ediyor. Uzmanlar, plastiklerin parçalanması sırasında ortaya çıkan toksinlerin astım, kanser ve üreme sistemi bozukluklarına yol açabileceğini belirtiyor. Dr. Öğr. Üyesi Sabri Serhan Olcay, “Plastik hasta eder, öldürür ve tüm canlılar için risk taşır” uyarısında bulunuyor. Türkiye’de yapılan çalışmalar, mikroplastiklerin akciğerlere kadar ulaşarak fibrozise neden olabileceğini gösteriyor.
Mikroplastik Zehirlenmesi: Görünmeyen Tehdit
Plastik kirliliğinin bir diğer boyutu, mikroplastik parçacıklarının gıda ve solunum yoluyla vücuda girmesi. Bu durum dolaşım sistemini etkileyerek çeşitli hastalıklara kapı aralıyor. Koncak, Türkiye’nin Avrupa’dan en fazla plastik atık ithal eden ülke olduğunu belirterek, “2023’te 456 bin ton plastik atık ithal edildi” dedi. Uzmanlar, gelecek nesilleri de etkileyecek bu krize karşı acil önlemler alınmasını istiyor.
Çözüm Önerileri ve Küresel Perspektif
- Tek kullanımlık plastikleri azaltın.
- Geri dönüşüm oranlarını artırın.
- Uluslararası anlaşmalara uyum sağlayın.
Türk Toraks Derneği, plastik kirliliğine karşı “Dur” diyor ve bireyleri bilinçli tüketim için teşvik ediyor. Kaynakça: OECD ve WWF raporları gibi güvenilir veriler temel alınmıştır.