Panik Atak Fizyolojik Bir Tepkidir ve Yönetilebilir

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Emine Yağmur Zorbozan, panik bozukluğun oluşum süreci ve bunun sağlık açısından bir tehdit oluşturup oluşturmadığına ilişkin açıklamalarda bulundu. Uzman, panik atak belirtilerinin çoğunun aslında vücudun hayatta kalmak için verdiği doğal tepkiler olduğunu vurguladı.

Panik Bozukluk Fizyolojik Bir Savunma Mekanizmasıdır

Dr. Zorbozan, panik bozukluğun toplumda panik atak olarak bilinen bir anksiyete krizi olduğunu belirterek, bu durumun temelinde bireyin zihninde beliren olumsuz düşünceler ve algılanan tehdit hissinin bulunduğunu ifade etti. Vücudun bir tehlike karşısında, böbrek üstü bezlerinden salgılanan adrenalin ile kaçma ya da savaşma tepkisi verdiğini aktaran Zorbozan, bu süreçte kalp çarpıntısı, hızlı nefes alıp verme, kaslarda gerilme, uyuşma ve göz bebeklerinde büyüme gibi belirtilerin meydana geldiğini söyledi. Uzman, bu fizyolojik reaksiyonların tehlikeden korunmak amacıyla gelişen doğal bir yanıt olduğunu belirtti.

Panik Bozukluk Hayati Tehdit Oluşturmaz

Dr. Zorbozan, panik atak sırasında yaşanan belirtilerin ölümcül olmadığının altını çizerek, adrenalinin vücutta yalnızca kısa bir süre kaldığını ve bu hormonun aslında yaşamı sürdürmeye yardımcı bir mekanizma olduğunu dile getirdi. “Adrenalin hayatta kalma hormonudur, panik atak geçiren bireylerde görülen belirtiler sağlıklı tepkilerdir” diyen Zorbozan, panik atak nedeniyle kalp krizi, ölüm veya bilinç kaybı gibi durumların oluşmadığını belirtti.

Uzman, panik atakla başa çıkmak için öncelikle bu durumun fizyolojik bir süreç olduğunun kabul edilmesi gerektiğini söyledi. Sakinleşmek ve adrenalin seviyesini dengelemek için derin nefes alma yöntemlerinin önemine değinen Zorbozan, “3-6-3 nefes egzersizi”nin panik anlarında etkili olabileceğini ifade etti. Ayrıca, panik nöbetlerin sık tekrarlanması durumunda profesyonel destek alınması ve gerekirse ilaç tedavisinin de uygulanabileceğini sözlerine ekledi. Panik atağın tek başına bir hastalık değil, depresyon veya anksiyete bozukluğu gibi diğer psikiyatrik rahatsızlıkların belirtisi olabileceğini de hatırlattı.

Kaynak: BYZHA