HIV Damgalanması ve Ayrımcılığın Temel Nedeni: Bilgisizliğin Etkisi
HIV damgalanması ve ayrımcılığın temelinde yatan bilgisizliği keşfedin, farkındalıkla toplumsal değişime katkı sağlayın.
İstanbul Atlas Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatma Bozkurt, HIV virüsünün bağışıklık sistemine etkileri, tedavi yaklaşımları ve koruyucu tedbirlerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. İnsan İmmün Yetmezlik Virüsü (HIV) enfeksiyonunun dünya genelinde halen ciddi bir halk sağlığı sorunu olmaya devam ettiğini belirtti.
HIV’in Küresel Boyuttaki Etkileri ve Mevcut Durum
Prof. Dr. Fatma Bozkurt, HIV enfeksiyonunun özellikle bağışıklık sisteminin temel hücreleri olan CD4 T lenfositlerini hedef aldığını ve bu durumun zamanla bağışıklık yetersizliğine yol açtığını ifade etti. Dünya çapında yaklaşık 40 milyon kişinin HIV ile yaşadığını, her yıl 1,3 milyon civarında yeni vakanın ortaya çıktığını ve yaklaşık 630 bin ölümün HIV ilişkili olduğunu aktardı. Enfeksiyonun kontrol altına alınmadığında, vücudu çeşitli enfeksiyonlar ve kanserler karşısında savunmasız hâle getirdiği bilgisini paylaştı.
Ayrımcılık ve Damgalanmanın TEDAVİYE Erişimi Engellemesi
Kırmızı Kurdele Derneği Temsilcisi Arda Karapınar, HIV pozitif bireylere yönelik damgalanmanın, özellikle sağlık hizmetlerine erişimde sorunlara neden olduğunun altını çizdi. Dünya çapında yapılan anket sonuçlarına göre, HIV statülerinin öğrenilme endişesi ile sağlık hizmetlerinden faydalanmaktan çekinen kişilerin bulunduğuna dikkat çekti. Bu durumun, HIV pozitiflerin tedavilerini almalarını zorlaştırdığını belirtti.
HIV Tedavisinde Son Gelişmeler ve Korunma Yöntemleri
Prof. Dr. Bozkurt, HIV enfeksiyonuna yönelik güncel tedavi yöntemleri hakkında bilgi vererek, mevcut ilaçların hastalığın kontrolünde etkin olduğunu vurguladı. Başta güvenli cinsel davranış olmak üzere davranışsal ve bilişsel korunma stratejilerinin önemine işaret etti. Tek eşli ilişkilerin ve partnerin HIV durumunun bilinmesinin korunmada kritik faktörler olduğunu söyledi. Ayrıca düzenli HIV testlerinin erken tanı ve tedavi açısından gerekliliğini vurguladı.
İleri Tedavi Teknikleri ve Yeni İlaçlar
Atlas Üniversitesi Hastanesi’nde uygulanan tedavi yöntemlerine de değinen Prof. Dr. Bozkurt, hem tablet hem de enjeksiyon yoluyla kullanılan ilaçların bulunduğunu açıkladı. Özellikle 2021 yılında FDA onayı alan ve uzun etkili önleyici bir ilaç olarak kabul edilen Cabotegravir Long-Acting ilacının dünya genelinde pek çok ülkede kullanıma girdiğini belirtti. Ayrıca, 2024 sonlarında kullanıma giren Lenacapavir adlı yeni antiviral ilacın, HIV döngüsünün birden fazla aşamasını engelleyerek tedaviye katkı sağladığını dile getirdi.
Prof. Dr. Fatma Bozkurt, HIV’e karşı toplumda var olan bilgisizlik ve önyargıların ayrımcılık ve damgalanmayı beslediğini ifade ederek, bu durumların önlenmesi için yaygın eğitim ve danışmanlık hizmetlerinin geliştirilmesi gerektiğini kaydetti.
Kaynak: BYZHA